Başta Doğu-Güneydoğu Anadolu olmak üzere tüm Türkiye’yi zehirleyen sömürgeci -emperyalist Kanadalı -Amerikan siyanürlü Anagold altın maden şirketinin müvekkil Sedat Cezayirlioğlu’na açtığı manevi tazminat davası Ankara Asliye Hukuk Mahkemesinde reddedildikten sonra Ankara Bölge idare Mahkemesinde de reddedildi.
Müvekkil Sedat Cezayirlioğlu 7.10.2020 tarihinde Fox TV’de yayınlanan ana haber bülteninde, sömürgeci Kanadalı -Amerikan altın madeni şirketinin tüm bölgeyi zehirleyen , halk sağlığını çökerten faaliyetlerini anlatmıştı. Bunun üzerine sömürgeci şirket toprağını koruyan ( anası -babası 200 futbol sahası büyüklüğünde -66 milyon ton zehirli atığın hemen yanındaki Sabırlı köyünde oturan ) müvekkil Sedat Cezayirlioğlu’na manevi tazminat davası açmıştı. Ankara 33. Asliye Hukuk mahkemesi müvekkil Sedat Cezayirlioğlu’nu haklı görüp sömürgeci Anagold siyanürlü altın madeni şirketinin davasını reddettikten sonra , Ankara Bölge Adliye Mahkemesi de müvekkili haklı görerek red kararını onayladı. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk dairesi 2022 / 1329 E. 2023 / 2279 K. Sayılı kararında “…….Somut olaya gelince; tüm dosya kapsamından, davalı Sedat Cezayiroğlu’nun 07/10/2020 tarihinde Fox TV ana haber bültenindeki röportajında Erzincan İliç ilçesinde bulunan altın madeninin, köyünde altın arama çıkarma faaliyetlerinin yöre halkı için olası zararları, altın arama yöntemi ve kullanılan malzemeler hakkında bilgi verdiği, kullanılan yöntemleri eleştirdiği, röportajın tamamı bir bütün halende değerlendirildiğinde fikri bağlamından tamamen kopuk, alakasız açıklamalar olmadığı, söz konusu röportajdaki ifadelerin eleştiri hakkı ve ifade özgürlüğü kapsamında kaldığı; davalıların, TV52 isimli kanalda 09/11/2020 tarihli röportajlarında röportaj bir bütün halinde değerlendirildiğinde köylerinde faaliyet gösteren altın madeninin faaliyetlerinin yöre halkı için olası zararları, altın arama yöntemi ve kullanılan malzemeler hakkında bilgi verdiği, yöntemleri eleştirdiği röportajın tamamı bir bütün halinde değerlendirildiğinde fikri bağlamından tamamen kopuk, alakasız açıklamalar olmadığı söz konusu röportajdaki ifadelerin eleştiri hakkı ve ifade özgürlüğü kapsamında kaldığı, ilk derece mahkemesince de bu gerekçe ile davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.”gerekçesiyle red kararını onaylamıştır.
Nitekim müvekkil Sedat Cezayirlioğlu’nun ne kadar haklı olduğu , sömürgeci -emperyalist Anagold maden şirketi 21.06.2022 gecesi siyanür borusunu patlatıp , 3 saatte 210 m3 siyanürlü -arsenikli -zehirli kimyasallı bileşik içinde 80 kg. siyanürü Fırat nehrine ve ekosistemlere karıştırınca bir kez daha ortaya çıkmıştı. Kanadalı -Amerikan Anagold şirketi de 22.E.63 sayılı , 22..06.2022 tarihli , ” yazısıyla önce ” yaklaşık 20 m3 liç solusyonunun saha içinde , yığın liç erişim yolunda membranlı alan dışına çıktığı tespit edilmiştir ” diyerek TÜRKİYE’yi ZEHİRLEDİĞİNİ KABUL etmek zorunda kalmıştı. Diğer yandan İliç Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022 / 14 D.İş sayılı dosyasında yaptırdığımız tespitte inşaat mühendisi bilirkişi raporuyla ” patlayan siyanür borusunun 60 m3 / saat akışının olduğu ortaya çıkmış ve böylece 3,5 saat kontrolsüz şekilde akan siyanürlü-zehirli sıvı miktarının şirketin beyan ettiğinin aksine 20 m3 değil , 210 m3 olduğu, siyanürün ise 8 kg. değil 80 kg olduğu ; yani KANADA -AMERİKAN şirketinin Jandarmaya, ÇŞB’ye ve kamuoyuna beyan ettiğinin EN AZ 10 KATI FAZLA TÜRKİYE’Yİ ZEHİRLEDİĞİ ortaya çıkmıştı.
AKP iktidara gelene kadar 1923 ile 2002 arasında 79 yılda verilen maden ruhsat sayısı 1186 iken , MAPEG verilerine göre AKP iktidara geldikten sonra 2008 ile 2023 arasında 15 yılda 386.000 maden ruhsatı verilerek havamız -suyumuz -toprağımız zehirlenmektedir. Kanadalı -Amerikan Anagold gibi sömürgeci -emperyalist şirketlerin ve onların yerli işbirlikçilerinin halk sağlığını çökerten saldırısıyla ( Sağlık Bakanlığı verilerine göre ) 2002 ile 2016 arasında erkeklerde kanser vakaları 12 kat , kadınlarda 7,8 kat artmış olup , AKP’li Sağlık Bakanı 2016’dan bu yana da kanser istatistiklerini saklamaktadır.
Doğayı ve halk sağlığını katleden sömürgeci şirketler , bunlara karşı mücadele eden Sedat Cezayirlioğlu gibi yurtseverlere tazminat davaları açarak susturmaya çalışsa da ,grip gibi her eve bulaşan kanser güneşin balçıkla sıvanmadığını gösteriyor. AKP’nin serbest bıraktığı emperyalist -kapitalist sömürgeci ve yerli işbirlikçi maden saldırısını önlemek , bizler için yaşama -varoluş mücadelesi ve ülkemizin bekaa sorunudur.
Sedat Cezayirlioğlu
Vekili
Av. İsmail Hakkı Atal