Site icon Söz Gazetesi

Neslihan Dağlı ile Seçkin Şiirler’de Mustafa Ergin Kılıç

Merhaba sevgili okur,

Bu haftanın şair konuğu sevgili Mustafa Ergin Kılıç 29 Ekim 1977 Ankara doğumlu. ODTÜ mezunu.

Şiir Kitapları

Lâlfabe (2006), Beş Duyum (2006), Desibel (2007), Gam Kuşağı (2008), Yer Yara Kabuğu (2009), Sardünya (2012), Yardan Adam (2014), Kaybettiğim ve Kaydettiğim Şeyler (2017), Avuç İçi Kalbin Kalbime (2017), Ayza (2020)

 

Şiir ve Şiir Kitapları Yıllığı

Şimşiir Ağacı (2011)

Şimşiir Ağacı-Şiirsiz Hayat Eksiktir (2012, 2013)

 

Seçkin Poetikalar-Mustafa Ergin Kılıç (2019)- Şiiri-Poetikası Üstüne Yazı &Eleştiriler

Ozan Tabakası Delindi (Ocak 2020)-Deneme

Masa da Masalmış Ha (Ocak 2020)- Şiirsel Öyküler

Şiirimizin Gelemeyeceği (Ocak 2020)-Deneme

ŞİİR EN YAKINIMIZ OLUR

-DÜNYA İNSAN GÜNÜ ŞİİR BİLDİRGESİ (İNSAN OLMAYA KAÇ KALA!)-

1-         Şiir tüm eksik yanlarımız olur.

2-         Şiir azığımız olur.

3-         Şiir kimi azlığımız kimi çokluğumuz olur.

4-         Şiir kimi tekilliğimiz kimi çoğulluğumuz olur.

5-         Şiir yelimiz olur. Duran un değirmenlerine, rüzgâr değirmenlerine bakar durur!

6-         Şiir bakracımıza süt olur. Mayalanır. Yoğurda durur.

7-         Şiir bakır kızılımıza bir kızıl daha vurur.

8-         Şiir hiç tutmayan yoğurdumuza maya olur, yoğurdumuzu çalar.

9-         Şiir kapı zilimizi, kalp zilimizi çalar çalar kaçar.  Şiir kalp zilimiz, kimseye geçiremediğimiz pozitif elektriğimiz olur.

10-       Şiir insan olma yoluna giden, insani değerlerin öğrenilmeden girilemeyeceği kapımız olur.

11-       Şiir en yalnız yanımız olur.

12-       Şiir bir an olsun aklımızdan çıkaramadığımız; doğaya, insana, yeryüzüne bazen bir tek onun için baktığımız olur.

13-       Şiir kendimizde eksik kalan, hiçbir zaman tamamlayamadığımız yanlarımız olur.

14-       Şiir yanımız olur.

15-       Şiir yangınımız olur.

16-       Şiir yanılgımız olur.

17-       Şiir ölümümüz olur.

18-       Şiir abimiz, ablamız, kardeşimiz olur.

19-       Şiir yakın komşumuz, karşı komşumuz, kapı komşumuz, alt komşumuz, üst komşumuz, yazlık komşumuz, kışlık komşumuz olur.

20-       Şiir çocukluğumuz, gençliğimiz, olgunluğumuz, yaşlılığımız olur.

21-       Şiir notamız olur, kırık kavalımız olur, kırık kavağımız olur, çobanımız olur, koyun ve keçi sürümüz olur. Şiir yazımız, ayazımız, yazgımız olur.

22-       Şiir yalnızlığımız olur. Şiir dağlarımız, yamaçlarımız, tepelerimiz olur.

23-       Şiir gidemediklerimiz, gelemediklerimiz, varamadıklarımız olur.

24-       Şiir çalıştığımız ders olur. Şiir müfredat dışında kalanımız olur. Şiir okunmayanımız olur. Şiir en eksik bırakılan yanımız olur.

25-       Şiir insan yanlarımızın zedelenmesinde onarılma aracımız olur.

26-       Şiir tedavimiz, rehabilitasyonumuz olur.

27-       Şiir hayat yanlışımızı alıp götüren tek doğrumuz olur.

28-       Şiir kendi başına dağlarda gezintiye çıkmış, ırmaklara dil uzatan şımarık kalbimiz olur.

29-       Şiir her gün biraz daha büyüttüğümüz hecemiz, sözcüğümüz olur.

30-       Şiir toplumun yaralarının biraz daha açılmasına engel olur. Şiir uzlaştırır, şiir yakınlaştırır, şiir temas kurar.

31-       Şiir ahrazı konuşturur, körü gördürür, kötürümü yürütür, kötüyü iyiye götürür.

32-       Şiir aşkın en berrak halidir, şiir aşkın en şeffaf halidir. Yeryüzünde bir tek içini gösteren, yeryüzünde bir tek içini göstermeyen olur şiir. Yeryüzünde bir tek içimizi gösteren, yeryüzünde bir tek içimizi göstermeyen olur.

33-       Şiir kırlarda gezen taflan olur. Şiir insana kırmızısını kıpkırmızısını göstermek için doğan gün olur. Şiir taflanımız, şiir kırmızımız şiir karaya çalanımız olur.

34-       Şiir utanarak bir ırmağa giren kızımız olur. Yaz günümüz olur. Sıcaklığımız olur. Sıcacıklığımız olur.

35-       Şiir kanı kaynatan, şiir kanı donduran bir an olur.

36-       Şiir karanlığı delen ışık huzmesi olur. Şiir insan üzmesi olur. Şiir at küspesi olur.

37-       Şiir bir yangında ilk kurtarılacak şey olur.

38-       Şiir bir selde ilk kurtarılacak şey olur.

39-       Şiir bir depremde evden ilk alınacak şey olur.

40-       Şiir bir kalpten ilk kaçırılacak şey olur. Şiir deprem olur, sel olur, yangın olur.

41-       Şiir dağlara gerek duymadan yankı olur. Şiir dört yanı uğuldatanımız, tanımız, tanıklığımız olur.

42-       Şiir kanatır, şiir kanatlandırır.

43-       Şiir katı halimiz, sıvı halimiz olur. Şiir halsizliğimiz! Olur. Şiir buharlaşmamız, şiir yoğunlaşmamız, şiir süblimleşmemiz olur.

44-       Şiir kimyası bozukları daha bozandır. Şiir kimyası bozuklara morfindir, yeni bir kimyadır. Şiir eczamız olur, kalplerin nöbetçi eczane aradığı gecelerde.

45-       Şiir yamuktur!

46-       Şiir çokgendir, kaç gendir, üçgendir, ikizkenar, eşkenardır.

47-       Şiir bir yalnızlığı alıp diğerine vurandır, şiir dalga kırandır, şiir dalgadır, şiir kırandır. Şiir kıran kıranadır.

48-       Şiir anne elimizdeki kınadır. Şiir gelin parmaklarımızdaki kınadır.

49-       Şiir yeryüzündeki tüm kötülükleri kınamadır.

50-       Şiir pes etmememiz, pas tutmamamız, küflenmememiz olur.

51-       Şiir susku olur, yutkunma olur, boğaza düğümlenme olur.

52-       Şiir bir şeftalinin tüylerinde kalan sapsarı tüyden hafif dert detayımız olur.

53-       Şiir kangren olmuş gönüllerin, kalplerin, beyinlerin, toplumların ve coğrafyaların bembeyaz güvercin ve zepzeytin huzur dalı olur.

54-       Şiir olmaz, şiir olmaz olur! Şiir olmazımız olur. Şiir olduranımız olur.55-          Şiir bahçemizdeki nar ağacı, nar ağacına nazire yapan dut ağacı olur. Dut ağacının kara dutu, bu kara duta öğütlerde bulunan serçe olur. Bu serçenin ayaklarındaki incelik ve nezaket olur.

55-       Şiir bahçemizdeki nar ağacı, nar ağacına nazire yapan dut ağacı olur. Dut ağacının kara dutu, bu kara duta öğütlerde bulunan serçe olur. Bu serçenin ayaklarındaki incelik ve nezaket olur.

56-       Şiir kırık bir dala topallayarak gitmek olur. 57-    Şiir kör bir adama bakamamak olur. Şiir sağır bir kız karşısında susmak olur.

58-       Şiir aşka koşarak gitmek, aşka çakıl taşları biriktirmek olur. Rengârenk misketleri yan yana dizmek bir kavanozda biriktirmek olur.

59-       Şiir bir akvaryumda değil de bir deniz de balık olmak olur. Her kıyıya her karaya her kayaya ayrı vurmak olur.

60-       Şiir bir balıkçının hayatımıza serdiği dolaşık ağını çözmek olur. Şiir bir balıkçının ağına bir düğüm daha atmak olur. Şiir bir balıkçının ağından gün ışığı ayıklamak olur.

61-       Şiir barbun kırmızısına kavuniçi çalarak rengini sabaha açmak olur.

62-       Şiir kaya tuzumuz, kristal tuzumuz, tek tutan uzvumuz olur. Şiir sapsarı kokan kavunumuz olur.

63-       Şiir Kaş olur, yüzüne göz çizmek için kör hayatın; denizden, koydan ve maviden bir göz. Şiir kalkan olur acıya. Şiir Bodrum olur insanın giriş katlarına. Ama deniz görür ama martı görür ama falez görür. Ama tez elden aşk ve ölüm görür.

64-       Şiir her insanın bağrına bağırtı olur. Şiir her günün ağarmasına ağrı, her günün batışına kan olur.

65-       Şiir akan olur, duran olur, biriken olur. Şiir kendine hep bir ağaç altı hep bir avuç bulur.

66-       Şiir suç olur, kimde işlendiği belli olmayan. Gece sabahlara kadar kilim gibi küt küt dokunur durur.

67-       Şiir iplik olur, iğnenden geçer. Nefes olur içine girer, seni solur durur.

68-       Şiir barut olur, neft yağı olur, çıra olur; hem tutuşur hem tutuşturur.

 

69-       Şiir hem yanar hem yakar, şiir ulu bir çınar olur. Gölgesine kaç sarnıç oturur, soğuk tutmak için içini.

70-       Şiir eleğimiz olur. Elediğimiz. Duvara asılır. Ama boş durmaz boş bakışları eler durur.

71-       Şiir kalp olur. Göğüs kafesini kırınca rahatlar uyur.

72-       Şiir gerekirse kurur, bir ırmak aksın için.

73-       Şiir kurdu olur bir elmanın.

74-       Şiir kurdu olur sıradağların.

75-       Şiir kırmızısı olur, kabuğu olur, kokusu olur bir elmanın

76-       Şiir kaçtığımız yerimiz, sığındığımız mağaramız olur.

77-       Şiir ateşimizin kararttığı taş, bir dağ evine ulaşmış aşımız olur.

78-       Şiir kaç gövde, kaç beden kaç baş olur.

79-       Şiir tek tabancadır, mutluluk için yakılan meşaleleri tutuşturmak için ateşlenir.

80-       Şiir olmayanı oldurur, dolmayanı doldurur.

81-       Şiir ateşimiz olur da bir cigara uzatanımız olmaz. Şiir tütünümüz olur, pipomuz, biblomuz olur kitaplığımıza.

82-       Şiir öldürenimiz değil yaralayanımız olur. Kalıcı hasarlar bırakır, hayata tutunmamız için!

83-       Şiir elleriniz olur, tutar, bir karanfili, bir menekşeyi.

84-       Şiir elleriniz olur, su verir bir ıtıra.

85-       Şiir gövdeniz olur yeşertir, bir orman yetiştirir yangınınıza.

86-       Şiir sesimizin ulaşmadığı yer olur. Şiir kimsenin gidemediği yere gider. Şiir kimsenin ulaşmadığı yere ulaşır. Şiir değemediğimiz yer olur.

87-       Şiir kollarımızı saran ırmak olur.

88-       Şiir kör noktalarımıza mors alfabemiz olur.

89-       Şiir karalarınız olur, denizleriniz olur, çölleriniz olur.

90-       Şiir incecik kumunuz olur. Saatinize dolmak için. Zamanınız uzar durur.

91-       Şiir kaskatı kesilmiş bedenlere gevşekliğimiz olur.

92-       Şiir kalp masajınız olur.

93-       Şiir kaskatı kesilen kalplerimizi bıçak darbesi olur.

94-       Şiir harabe edilmiş kalplerimize, sardunya bulur, leylak bulur.

95-       Şiir leyla olur leyla kalır. Şiir mecnunsuz da yaşamaktır.

96-       Şiir kendi olmaya mecburdur. Şiir kendimiz olur. Şiir biz olur. Şiir bizim olur.

97-       Şiir kendimizden olur. Kendimizden biri olur.

98-       Şiir iç olur. Şiir içimiz olur.

99-       Şiir hiçliğimiz olur. Şiir yakınmamız olur.

100-     Şiir mi? Neyimiz mi? Yakınımız, en yakınımız olur.

 

dünya gerçeği

mermi gibi

soğuk su dökerdi

mermerime

 

gelir giderdi

 

eğildikçe taşıma

saçları değerdi

 

demirden kalbini

sanki bana doğru eğerdi

 

tırmık gibi kullanırdı

parmaklarını

menekşe ekerdi

 

söylenirdi

yasin ile yasemin arasında

söylenirdi

 

bir iki ayet okur

taşımda ağrıyan yanı bulur

giderdi

 

para karşılığında

mezarımı emanet ettikleri

kadın

**

kalbe de’sen

 

toprak pişiyor

çömlek oluyor

seni görünce

 

sıkı sıkıya tutunuyor

tüm gömlek

bir düğmeye

 

sen unla suyun

kıvam tutması

döküldükçe birbirine

baksana

senin yanında

tırnaklarını yiyor

reyhan

sıkıntıdan

 

sen bir bulut

iki sükut

üç ıpılık umut

dört ıpıslak unut

bu şiiri

**

çapak

çiti bahçeyi geçip de

kapıma dayanan hanımeli

canımı kırıp içeri giren

 

seni ilk diktiğim toprağı

kürek kemiğimle

bellemiştim ben

 

etimi dişlediğin yerlere

kuşlar yuva yapardı

öğleden sonraları

 

dağıttığı gibi

tüm şemsiyeleri rüzgarın

kumsalımda toplardı

 

bıraktım senden sonra demir işini

devam ettim hayatı kaynatmaya

sıçrayan çapaklarla

tanrının gözünü kanatmaya

Exit mobile version