1915 olayları hakkında birçok yazılar yazılıyor ve söylemlerde bulunuluyor. Tarihsel gerçekleri saptırarak, hiç doğru kaynak okumadan, araştırmadan yorum yapanlar için Ermenistan devletinin ilk Başbakanı Ovanes Kaçaznuni’nin (1867-1938), “Taşnak Partisi’nin Yapacağı Bir Şey Yok” adlı 128 sayfalık raporu bütün gerçekleri gözler önüne sermektedir. Yerli kaynaklara yanlı diyenler olabilir ama dış kaynaklarla Ermeni sorununu öğrenmeden, basit mantıkla “Ermeni soykırımı” yapıldı demek, ihanetle açıklanabilir.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) yıllardan beri 24 Nisan 1915 tarihini “Büyük Felaket” olarak tanımlamakta, “acıları ve yası paylaşıyoruz”, “Ermeni soykırımı utancıyla yüzleşin” gibi açıklamalarla anmaktadır. 22 Nisan 2022 tarihinde HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, ‘Ermeni Soykırımı’nın Tanınması’ hakkında kanun teklifi vermişti ancak TBMM Başkanı Mustafa Şentop, kanun teklifinin TBMM içtüzük hükümlerine aykırı olduğu gerekçesiyle iade etmişti. Bu olay TBMM çatısı altında yapılan açık bir ihanettir. Bu olaya tepki vermeyen, görmezden gelen iktidar ve muhalefet milletvekilleri de ihanete ortaktır. Şimdi de HDP yerine bu projeye Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) yerleştirilmiştir. Bu ihanet ülkemizde yıllardır yaşanmaktadır.
AKP iktidarı ile başlayan bu süreçle birlikte 10 Ekim 2009 tarihinde İsviçre’de Ermenistan ile açılım protokolü imzalamıştır. Bu protokol imzalanmadan önce Ermenistan’la yapılan tüm görüşmeler de toplumdan saklamıştır. AKP iktidara gelmeden önce, sözde soykırımı tanıyan 6 devlet varken, siyasi iktidarın verdiği ödünler sonucunda bugün bu sayı 60’dan fazladır. Üstelik bazı ülkelerde “soykırım yoktur” demek suç haline getirilmiştir.
Yeni CHP’nin 2015-2018 yılları arasında İstanbul milletvekili, 2019 yılından beri Şişli Belediye Meclisi üyesi olan Selina Doğan, Türklerin Ermenilere soykırım uyguladığı yalanının savunucusudur. Eşi avukat Erdal Doğan ise hem CHP’yi, hem de Atatürk’ü soykırımcılıkla suçlamış ve Türkiye’yi uluslararası mahkemelere şikâyet etmişti. Yeni CHP’nin İstanbul il başkanı Canan Kaftancıoğlu ve bazı milletvekillerinin de sözde Ermeni soykırımını andıkları görülmektedir. Üstelik il başkanının sosyal medya hesaplarında bu konuyla ilgili paylaşımları da bulunmaktadır. Bu anmalar ve paylaşımlar, CHP parti programına aykırıdır ancak bu konuda hiçbir işlem yapılmamaktadır. Gizli destek, açık duruma getirilmek istenmektedir.
Şimdilerde özellikle medya tarafından parlatılan Türkiye İşçi Partisi (TİP) de, 24 Nisan kervanına katılarak, Amerikan emperyalizminin maşası olduğunu kanıtladı. İki yıldır yayınladıkları paylaşımlarda “Büyük Felaket “ olarak adlandırdıkları 1915 olaylarını anma görevi verilmiştir. Emperyalizm sözcüğünü ağzına almaya korkanlar; HDP ve birlikte seçime girdiği kardeşi TİP, söz konusu Türkiye’nin bölünmesi olunca bülbül kesilmektedir. Ulusal Kurtuluş Savaşımızı ve Mustafa Kemal Atatürk’ü ağzına almaktan ve anmaktan korkanları da iyi tanımak gerekir.
14 Mayıs’ta seçimlere giderken, bu emperyalist maskeli siyasi partileri ve üyelerini iyi tanımalıyız. Bu seçimde Fetö, PKK, 24 Nisan işbirliği vardır ve bu oyunu görmek zorundayız. Birçok projede olduğu gibi asılsız Ermeni iddiaları yüzünden de emperyalizm, Türkiye’yi bölmek istemektedir. Bugün ülkemizden Sevr haritasının yırtılıp, çöpe atılmasının hesabı sorulmak istenmektedir. 19 Mayıs 1919, 23 Nisan 1920, 30 Ağustos 1922, 29 Ekim 1923 tarihleriyle hesaplaşmak istenmektedir. Günümüzde ülkemizin etnik ve mezhepsel temelde ayrıştırılarak, Yugoslavya gibi parçalanması gündeme getirilmektedir.
Yıllarca uydurulan kutlu doğum haftası etkinlikleri ile 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız gölgelenmeye çalışılmıştı. Şimdi de 24 Nisan 1915 tarihini anan sözde soykırımcı hainler çıktı ve 23 Nisan Bayramımız yine gölgelenmek istenmektedir. Çünkü bunlar ulusal egemenlikten de korkmaktadırlar. Emperyalizm ve yerli işbirlikçilerinin yeni projeleri 24 Nisan’dır ama ne yaparlarsa yapsınlar, başarıya ulaşamayacaklardır. Atatürk’ün Türkiye’si, emperyalist projelere gereken yanıtı verecektir.
1 Mayıs 2023.