Zulmünün ahıyla tutulur yakan/Alıcı kuş kadar sürmez fiyakan,
Senin de gözünü yaşlı bırakan/Senin de boynunu büken bulunur,
Ahlak Terazisine çıktığın zaman/Senin de hesabını gören bulunur…
(Rahmetli Cemal Şafi’nin “Bulunur” adlı şiirine eklemeler yaptım, özür dilerim!)
İnsanlar gibi toplumların milletlerin de onlar tarafından doğru kabul edilen ve tartışılmayacak değerleri vardır.
Örneğin o ülkenin “Kurucu Liderleri” herkes tarafından saygıyla, minnetle anılır. Bu, kimsenin tartışmadığı bir kabuldür. Örnek verelim;
ABD’nin “Kurucu Babaları” olarak bilinen ve “Özgürlük Belgesinde” adları geçen, John Adams’a, Thomas Jefferson’a, James Madison’a, George Washington’a ABD’li bir siyasetçinin hakaret ettiği duyulmamıştır.
İngiltere’nin kurucusu Kral Arthur’a veya Kraliçe Elizabeth’e küfreden bir İngiliz siyasetçi veya bir din adamı duydunuz mu?
Bir Fransız siyasetçinin veya bir bilim insanının Devlet Başkanı General de Gaulle’e kötü söz söylediğini gördünüz mü?
Modern Alman Devletinin kurucusu Bismarck’a hakaret etmeye cüret eden bir siyasetçiye veya bir Alman Generaline rastladınız mı?
Yapmazlar, çünkü KURUCU LİDER artık o milletin ortak bir değeri olarak görülür. Kurucu liderlerinden saygıyla bahseder ve onu korurlar. Kötü söz söylemeye kalkışanları da analarından doğduğuna pişman ederler.
Aziz Türk Milleti;
Bu devletlerinin hiçbirinin tarihi, Türk Devleti kadar eski değildir.
Ön Türkler bu günden, bilinrn 15 bin yıl evvel Anadolu’ya gelip, Anadolu’nun dip kültürünü oluşturmuş, medeniyetleri beşiğinde sallamış, büyütmüş ve insanlıkla paylaşmış, defalarca devlet kurmuş bir millettir.
Ünlü müzik dehası Mozart, 1770 yılında TÜRK MARŞINI bestelediğinde, bugün dünyanın Jandarması geçinen ABD, yeni-yeni kuruluyordu!
2002 yılına kadar görev yapan tüm Cumhurbaşkanları, hükümetler ülkemizin kurucusuna saygıda asla kusur etmediler.
Fakat 22 yıldır Türk Devletini yöneten İhvancı-Ümmetçi-Soyguncu AKP adlı dış destekli parti, devletimizin kurucusu Atatürk’e her bulduğu fırsatta ya hakaret ediyor ya da açıkça hakaret eden şerefsizleri baştacı ediyor!
Atatürk’e ve İnönü’ye “iki Ayyaş” diyenler bunlar. Sonra da Anıtkabir’e gidip Atatürk’ün huzurunda “SAP GİBİ” duranlar yine bunlar!
Atatürk’e “Kefere Kemal”, “Beton Kemal” diyenler bunlar!
“Kurtuluş Savaşını keşke Yunan kazansaydı” diyen hainler bunlar!
“Cumhuriyet Okulları hain yetiştirdi”, “Önemli olan şeriat düzeninin gelmesidir, gerisi teferruattır” diyenler bunlar.
Ahlak Terazisine asla çıkamayacak olan bu yobazları, CB sofrasına oturtanlar, hastanede veya evlerinde Resmi Üniforma ile ziyaret edenler ya AKP’li siyasetçilerdir, ya da AKP’nin atadığı bürokratlardır…
Bu Laik Cumhuriyet düşmanları, kazanır ve T.C Devletini bir Siyasi Ümmet Devletine dönüştürürlerse, bilin ki, ilk hedefleri Anıtkabir’i yerle bir etmek olacaktır. Tıpkı Taliban denen vahşilerin, ülkedeki dünya şaheseri dev heykelleri bombalarla yok ettikleri gibi.
Ya sonra, Kadının sosyal hayattan koparıldığı, köle yapıldığı, herkesin pislik ve cehalet içinde yaşadığı ve seccadeye dadanan Tarikat-Cemaat şeytanlarının emrinde çalıştığınız bir sömürgede yaşamak!
Aziz Türk Milleti;
Kendinizin ve çocuklarınız için Laik Cumhuriyete ve devletimizin kurucusu Atatürk’e, onun ilke ve devrimlerine sahip çıkmanızı ve sahip çıkanları desteklemenizi istiyoruz.
Siz sahip çıkmaz iseniz, sizin için mücadele edecek kimseleri bulamayacaksınız.
Yazıyı, Atatürk’e küfreden bir yobazı ziyaret eden bir paşaya hakaret ettiğim gerekçesiyle, beni hapse mahkum eden bir yargıca söylediğim sözle bağlayalım;
“Makamı, mevkii ne olursa olsun, kim ki Atatürk’e küfreder, ben de ona bin misli küfrederim!”
Sağlık ve başarı dileklerimle
07 Ağustos 2023