Cumhuriyetimizin Temelleri İyi Gitmiyor.
Cumhuriyetimizin vazgeçilemez ihmal edilemez temellerinin ilk önde gelenleri Laiklik+ DENK bütçedir. Bundan daha önemlisi ulusal egemenliktir. Bu üçü olmadan Cumhuriyet olmaz. Bunlar Cumhuriyetimizin kırmızı çizgileri değil geçilmesi kesinlikle yasak kıpkırmızı çizgileridir. Bunlara dokunanın eli yanar.
Dinden amaç Müslümanların ve Tüm ümmeti Muhammedîn Emperyalizmin zülüm, tahakküm ve sömürüsünden tamamen kurtarılması kendi kendine yeterli bilgi ve üretim düzeyine ulaşmasıdır.
Onun için laiklik gereklidir.
Laikliği istemeyenler Haçlılardır. Çünkü; Haçlıların amacı 1071 tarihinden beri Türk milletini Anadolu’dan çıkarmak ve Anadolu’muzu yeninden Haçlı Yurdu yapmaktır.
Onun için Haçlılar TBMM ni ve Ulusal egemenliğimizi istemezler. Haçlıları saldırılarına satın aldıkları bazı din adamlarına yaşadığımız olumsuzluklar için ilahi takdir dedirtirler ki:
- Denk bütçe yapılmasın
- Laik eğitime dönülmesin.
- Haçlı düşmanlarımız teşhir edilmesin.
Denk bütçe karşıtları ve laik eğitim karşıtları günümüzde ” Gaflet Dalalet ve hatta h… ” içinde olanlardır. Tarih bu günleri de acı acı yazacaktır.
AKP İktidara Neden Getirildi Neden götürülecektir.
Çok iddialı bir yan başlık mı oldu?
AKP nin iktidara getirilişinin nedenlerinin başında 14 Mayıs 1950 den beri sürüp gelen açık bütçelerin yaptığı tahribatların giderilmesi amacı gelmektedir. Türk milleti AKP yi bu amaçla iktidara getirmiştir. Ama sonuç tamamen ters olmuştur. İşte AKP nin güncel 19 Eylül 2021 tarihli karnesi:
- Bir gram altın 2003 te 18 YTL iken 522. YTL ye çıkmıştır. Artış 29 mislidir
- ABD Doları 2003 te 1.660.000 TL iken 8.548.000 çıkmıştır. Artış5,1 mislidir
- Çeyrek altın 2003 te 24 YTL den 859 YTL ye çıkmıştır. Artış 35,7Mislidir
Önce güncel bir gazetenin ( 14 Eylül 2021 tarihli sözcü gazetesi) birinci sayfadan verdiği habere bir göz atalım.
Sayın Ali Babacan Fox TV de demiş ki: 2009 yılında 200 TL lik bir banknotla 123 ABD doları alınabiliyordu. Bu gün 200 TL lik banknotla ancak 23 ABD doları alınabiliyor. Bu cümle ile AKP dönemi tamamen özetlenmiştir. AKP döneminin özet işte budur. AKP döneminde ABD Doları yükselmiş TL ise ezilmiştir.
Şimdi gelelim AKP nin gideceği noktaya. Onu da ayni gün ayni tarihli Sözcü gazetesinden ” Diyanete açılan telefonun şifresi ” başlıklı yazısı ile Aytunç Erkin yazmıştır. Yazısının sonunda diyor ki:
Oysa… 2002’de iktidara gelmelerinin nedeni ekonomiydi ve ekonomiyi düzeltemeyen iktidarlar seçimde yenilmeye mahkumdur!”
Aslında doğru söylüyor ve doğru yazıyor ama. İşte bir aması var. Ekonomi ile bütçe ayni şeyler değildir. 2002 de bozuk olan şey ekonomi değil bütçe idi, Bütçelerin bozukluğu ise birbirinden daha açık bütçelerin TBMM de kabul edilerek yürürlüğe konulması şeklinde tecelli etmiştir. Buna bağlı olarak da Atatürk’ün deyimi ile bağımsızlığımız yok edilmiştir. İsmet İnönü’nün deyimi ile de Türk milleti tam manasıyla iflas ettirilmiştir. Ancak AKP iktidarı açık bütçelere devam ettiğinden ( 19 yılda toplamda 800 Milyar bütçe açığı) bu gün AKP nin tümü, destekçisi MHP ve Bütün Türk milleti zarar görmüştür. Türk milleti açık bütçelerden bizar olmuştur. AKP DENK bütçe yaparak Türk milletinin yaralarını onaracağına açık bütçelere ve ölçüsüz plansız özelleştirmelerle varımızı yoğumuzu satarak devam etti. Buna da ” Durmak yok yola devam” denildi. Onun için gidecekler. Ufukta Bandırma gemisinin dumanları gözüktü.
Kılıçdaroğlu Kılıcını Çekti Mi?
Deniliyor ki Sayın Kılıçdaroğlu son günlerde kılıcını çekmiştir.
Sayın Kılıçdaroğlu 11 Eylül 2021 de İzmir’de sanayici ve iş adamları ile bir araya gelerek şöyle demiştir. “ Avrupa Birliğinde en küçük yolsuzluk yapan bir kimse siyaset kurumunun dışına çıkarılıyor. Bizde ne kadar yolsuzluk yaparsanız o kadar yukarılara çıkıyorsunuz.”
Ama Kılıldaroğlu AKP ye hep torpil yapar. Burada da torpilli konuşmuştur. AKP döneminde bütçe açıkları toplamda 800 Milyarı dahi aşmıştır. Sayın Kılıçdaroğluı bir muhasebe uzmanıdır. Açık bütçelerin Anayasaya aykırı olduğunu mutlaka ve mutlaka en az benim kadar biliyordur. Bir defa Allah rızası için açık bütçeleri Anayasamızın 150.maddesiene göre yetkili ve görevli olmasın rağmen T.C. Anayasa Mahkemesine götürmemiştir. Kılıçdaroğlu’nda kılıcını çekmiş bir hal yok.
